Tedavi oturumlarından sonra "kıskanmaya değer" olmayı öğrendiğimde birkaç yakın arkadaşımımla bağlarımı kopardım. Şu an arkadaşsız kalmış olsam bile buna değer olduğunu düşünüyorum. Bu kıskançlığın da çeşitli türleri olduğunu düşünüyorum. Ama asıl amaç karşıdakinin sahip olduğu şeyleri ezerek kendini yükseltmeye çalışmak. bunları fark etmeye başladıktan sonra test etmek için kendilerini biraz aşağılayıp tepkilerini ölçmek istedim. Ve sonuç: İçlerinde tuttukları, söylerlerse çok basit şekilde ne kadar değersiz olduklarını belli edecek düşünceler dökülmeye başladı.
Her bağın sona ermesi gerekmez diye düşünmüyorum, ama daha iyi hissetmek ve daha sağlıklı düşüncelere sahip olabilmek için bu tür bağların sona ermesi gerekiyor.
Çocukluk döneminde yetiştirme tarzınıza göre yetişkinlikte de benzer kalıplar izliyorsunuz. Örneğin, eleştirel bir şekilde büyütülmüşseniz, yetişkinlikte de sizi eleştirecek insanlarla arkadaş oluyorsunuz, bu tarz insanlarla sevgili oluyorsunuz, evleniyorsunuz.
Yetişkinlikte de edindiğiniz arkadaşlıklar, sevgililer, anne babanızı memnun etme çabasıyla oluşturulan bağlar. Onlara memnun olduklarında iyi hissedeceğinizi düşünüyorsunuz ve değerini yitiren birine dönüşüyorsunuz. Kendi değerini yitirdiğiniz için insan kaybetmeyi göze alamıyorsunuz ve bu eleştirel, kıskanç arkadaşlıkları vs bırakmakta zorlanıyorsunuz.
yorumlar
Yorum yapmak için giriş yapmalısınız.